BİRA BARDAKTA İÇİLİR !
Aslında bu yazıdan çıkarılması gereken sonucu baştan vermek istiyorum. Aroma aroma deyip duracağız. Eğer içtiğimiz, düz bir tadı olan pilsner türünde bira değilse, mutlaka aromalı bir biradır. Biradan keyif almamızı sağlayan öncelikle tadı / kokusu / görüntüsüdür. Alkolün verdiği keyif hep sonradan gelmektedir. Nasıl ki şarap ve viski gibi aromaların devleştiği içkiler bardakta içiliyorsa; farklı bira türlerinin güzel / zengin aromalarını yakalamak için de mutlaka ama mutlaka bardak ile tüketmeliyiz.
*Bira hamallıktır,
*Bira şişiriyor,
*Bira gaz yapıyor,
gibi ifadeleri birayı hep şişeden içenler dillendiriyor. Çünkü biranın şişeden içilmesi, daha fazla gazlı havanın midemize ulaşmasına ve dolayısıyla şişkinlik hissinin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Bununla birlikte biradan alınması gereken o güzelim aromaları ve kokuyu şişeden içenler asla yakalayamıyor. Hem o kadar para verdiği (evet, maalesef vergi) biradan zevk alamıyor hem de hata kendisinde değilmiş gibi düzgünce tat alamadığı biraya “eh bir fark göremedim.” diyor. Ben bunu çok sık yaşıyorum ve o elinde tuttuğu biranın hakkını vermeyenleri sosyal hizmetlere şikayet etmek istiyorum. Hadi Lager’i bir noktaya kadar geçebilirim ama Ale tipi biraları bardaktan içmek, başta birayı yapan brewmaster’a hakarettir. Binbir emek verilmiş ve yıllarda bir fıçıda beklemiş viskiye kola koymaktan bir farkı yoktur.
Evet biranın bardakta içilmesi gerektiğini serzenişli şekilde vurguladıktan sonra gelelim bardak türlerine. Sırayla başlıyorum.
*Mugs / Klasik Saplı Efes Pilsen Bardağı: Bu bardak, hacminin fazla ve içiminin de kolay olmasından dolayı dünyada en fazla tercih bira bardağıdır. Lager biranın harman olduğu topraklarda yaygındır. Ülkemizde de en fazla bilinen bira bardağının bu olduğuna bahse girebilirim.
*Stange: Stange, Almanca’da çubuk anlamına gelmektedir. Bu bardak; ince, düz yapısı sebebiyle çubuğu andırdığından ötürü ismini elde etmesi oldukça kolay olmuş gözüküyor. Kölsh ve Pilsner biralar için ideal bardaklardan bir tanesidir.
*Pilsner: Pilsner bira denildiğinde aslında ilk sıradaki Mugs tipi bardak akıllara gelir. En azından ülkemizde böyle. Ancak bu bardak, pilsner gibi daha hafif biralar için tasarlanmıştır. Bardağın ince olması, tüketicinin rengi ve kabarcıkları rahatlıkla görebilmesini sağlar. Bardağın biraz daha geniş olan üst kısmı, köpüğün daha fazla tutulmasını ve aromaların rahat alınmasına yardımcı olur. Çek Cumhuriyeti, Almanya ve Viyana gibi pilsner biraların bol olduğu memleketlerde sıklıkla kullanılır.
*Pint: Yükseldikçe genişleyen bir yapıya sahip olan bu bardak ABD, İngiltere, İrlanda gibi ülkelerde oldukça popülerdir. Özellikle İrlanda’da Guinness ya da Kilkenny biraları bu bardakta servis edilir. Lager ve Ale tipi biraların bir çok alt türündeki biralar için uygun bir bardaktır. Tercihe göre IPA ama özellikle Stout, Porter gibi stillerde kullanılabilir.
*Goblet: Bu bardakların avuç içine güzel bir şekilde oturması içimi kolaylaştırdığı gibi, şişeden dökme esnasında köpüğün fazla olmasını sağlar. Bu bardak, Belgian Ale sınıfında olan Trippel, Quadruppel tipi biralar için oldukça uygundur.
*Weizen: Bu bira bardağı, pilsner bardağı ile şekilsel olarak karıştırılabilir. Bu iki bardak arasındaki temel fark, Weizen de üst kısımdaki içe doğru eğriliğin belirgin şekilde kendini göstermesidir. Bu eğrilik, buğday biralarındaki kalın köpüğünü tutmaya ve buğday biralarının kendine özgü o güzel aromalarını rahatlıkla almaya yarar. Dar bir tabandan başlayan bardak, yükseldikçe kendine özgü bir eğriye kavuşur. Bu bardaklar, Belçika Tipi (Witbier) ya da Alman tipi (Weizenbier ) için tasarlanmıştır.
Birada bardağın önemine ön yargı ile bakanların Alman tipi buğday birasını Mug, Pint ya da Goblet gibi bardaklardan sonra bir de Weizen tipi bardak içmelerini ve kıyaslama yapmalarını öneririm.
*Snifter: Benim en sevdiğim bardak türüdür. (En sevdiğim bira türlerinin bu bardak içiliyor olması da bu duruma sebep olabilir tabi.) Bu tip bardaklar özellikle söz konusu bizim ülkemiz ise çok nadir bulunur ve her pubda’da olmazdı. Ancak günümüzde bira sektöründeki muazzam atılımlar ile bu tip bardaklar artık her yerde. Bu tip bardakları genelde konyak ve viski tadımında görmüş olabilirsiniz. Ancak IPA, Barleywine, Blonde Ale, Porter, Imperial Stout, Trippel gibi güçlü aromalara sahip biraların tadımında kullanılması bir tesadüf değil.
Bu bardak; biradaki koku, tat, köpük, renk gibi ayırt edici özellikleri en az kayba uğratma özelliğine sahiptir. Ben bu bardakta bira içiyorsam, yarıya kadar doldurmayı tercih ederim. Çünkü minimal yapısı sayesinde, birayı zaman zaman döndürerek aromaları yakalamak isterim. Ayrıca, ağız tarafının dar olması da aromaların kolayca uçmasını önleyecektir.
Son olarak bu bardak, içim esnasında avuca yerleşmesi bakımından tenimizle de çok içli dışlıdır. Ale tipi biraların dolaptan çıkarıldıktan sonra, yapısı gereği aromalarının daha belirgin hale gelmesi için belirli bir sıcaklığa ulaşması gerekir. Bu bardak, biramızın tadım esnasında daha hızlı ısınmasını sağlayabilir.
*Tulip: Snifter’dan sonra en sevdiğim bardak türüdür. Snifter’ın bir çok özelliğini kendisinde barındırır. Bu tip bardaklar için, Belçika biraları güzel bir tercihtir. Yine IPA (Özellikle Double IPA) ve Barleywine için de çok uygundur.
Bu bardağın yukarıya doğru uzanan yapısı birayı rahatlıkla döndürmeye ve aromaları yakalamaya yardımcı olur.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Ayak üstü 8 farklı bira bardağı türünü bir yazıda birleştirdik. Bu bardakların her biri, en sevdiğiniz bira türünden elde etmeniz gereken deneyimleri arttırmak için yıllar içinde tasarlandı ve günümüze kadar ulaştı. Unutmayın ki; biranızı içtiğiniz bardak, o biradaki deneyimlerinizde büyük bir rol oynayacaktır.
Daha sonra, temiz bir bardağın ne kadar önemli olduğundan bahsedeceğim.
Unutmayın, “Bira Bardakta İçilir”
Şerefe.